SÜNNET ÖNCESİ HAZIRLIK

Psikolojik Hazırlık

Sünnet, ailenin en değerli varlığına yapılacak önemli bir cerrahi müdahaledir. Sünnet aile ve çocukta oldukça büyük bir strese yol açabilmektedir. Özellikle çocuğun yaşı ilerledikçe bu gerilim daha da artıp ailenin üzerinde büyük bir yük haline gelebilir. Bu nedenle sünnet öncesi çocuğun ve ailenin psikolojik olarak hazırlanması oldukça önemlidir. Psikolojik hazırlama konusunda kesin belirlenmiş standartlar ve yazılı kurallar bulunmuyor. Ancak uzun yıllar içerisinde edindiğim gözlemleri, tecrübelerimi ve bu konudaki araştırmalarımın sonuçlarını sizlere aktarmak isterim. 

Çocuktan önce, ebeveynlerin kendilerini sünnete psikolojik olarak hazırlamaları aslında en önemli konudur. Çocuk ailenin aynasıdır ve ebeveynlerin sünnet konusunda sergilediği tavır doğrudan çocuğu etkiler. Ebeveynlerin olaya sakin yaklaşımı çocuğa cesaret verirken, tam tersi stresli bir tutum ise çocuğu olumsuz etkiler. Kısaca, çocuğu sünnete hazırlayan kurum esas olarak ailedir. Sünnet öncesi ebeveynlerin işlemle ilgili kafalarındaki tüm kaygı ve endişeleri gidermesi önemlidir. Bu amaçla iyi bir araştırma ve konunun uzmanlarıyla ön görüşme yapabilirler. Kafalarındaki tüm sorular cevaplanmadan, sünneti ne zaman ve kime yaptıracaklarına karar vermeden, çocuğa bu konudan bahsedilmemelidir. Ebeveynler kendilerini sünnet kavramına hazır hissettiklerinde artık sıra çocuğun hazırlanmasına gelmiştir.


Çocuğun yaşı ne olursa olsun, sünnete bakış açısı ve düşünce tarzı erişkinlerden farklıdır. Çocukların hayal dünyası oldukça geniştir. Çocukların dünyaya ve sünnete bakış açıları bizimkinden oldukça farklı olduğu için kendisine anlatılanları bir erişkin gibi değerlendirmeyecektir. Sünnet konusunda arkadaşlarından duydukları veya büyüklerin şaka olarak söylediği birçok şeyi (örneğin baltayla kesilecek esprisi) çocuklar ciddiye alır ve kafalarında çok farklı bir sünnet portresi çizer. Bu nedenle, çocuklara sünneti en ince detaylarına kadar anlatmak birçok kez ters etkiye yol açar. Çocuklarda en fazla tepki yaratan ve korkuya yol açan iki kelime “kesme” ve “iğne”dir. “Doktor amca pipine küçük bir iğne yapacak ve sonra ucunu kesecek” şeklinde bir açıklama, biz erişkinlere son derece mantıklı gelse de çocukların hayal dünyasında oldukça farklı algılanır. Daha önce başka yerlerine iğne yapılmış olan bir çocuk daha bu acıyı hatırlarken şimdi en hassas yerine bunu yapılacağını öğrenince korkusu 10 kat artar. Bir de pipisinin tümden kesileceğini zanneden çocuk için sünnet tam anlamıyla korkunç bir olay haline gelir. Hele bu tür bilgiler sünnetten birkaç ay önce çocuğa verilmeye başlanınca, çocuğun kabusu olur. 

Sünneti, evdeki en önemli gündem maddesi haline getirmemek ve bu konunun çocuğun yanında fazla konuşulmaması da çok önemlidir. Çocuğa yapılacak tüm açıklamaların sünnetten çok kısa bir süre önce ve kısa olarak yapılması, "kesilme"-"iğne" gibi kelimelerin kullanılmaması durumunda oluşacak stres en aza indirilecektir. Sünnet öncesi çocuğun müdahale ortamını görmesi ve işlemi yapacak hekimle tanışması kimi çocuğu rahatlatırken, bazı çocukları daha fazla korkutur. Şunu unutmamak gerekir ki her çocuğun farklı bir kişiliği vardır. Bu nedenle çocuğa verilecek bilginin miktar ve niteliği, psikolojik hazırlık stratejisi çocuğun kişiliğine uygun olarak belirlenmelidir.

Tıbbi Hazırlık

Sünnet işlemi lokal anestezi altında yani bölgesel uyuşturmayla yapılacaksa herhangi bir ön hazırlığa gerek yoktur. Lokal anesteziyle yapılan diş dolgusu, et beni alma gibi işlemlerin öncesinde hiç bir özel hazırlık yapılmadığı gibi, sünnet öncesinde de aç kalma veya kan tetkiki yapılması gerekli değildir. Ancak çocuğun özel bir tıbbi durumu, bilinen bir hastalığı veya ciddi ilaç allerjisi varsa bunların hekime önceden bildirilmesi gerekir. Bu tür durumlarda, ilgili dal uzmanıyla temasa geçilerek, onların önerileri doğrultusunda sünnet yapılır. Örneğin hemofili gibi kan hastalığı olan çocukların sünnetinin tam teşekküllü hastane koşullarında hematoloji uzmanlarıyla konsülte edilerek yapılması gerekir.

Sağlıklı ve bilinen önemli bir hastalığı olmayan çocuklarda lokal anesteziyle yapılacak sünnet öncesi tetkik istenmez ve çocuğun aç bırakılması gerekmez. Şunun unutulmaması gerekir ki, çocuktan kan alınması da bir girişim olup kendine has riskleri bulunur. Sünnet öncesi tek önediğim uygulama, sünnetten 1,5-2 saat öncesi pipi etrafına uyuşturucu krem sürülmesidir. Bu krem, iğnenin hissedilmesini azaltır ancak uyuşturucu ilacın verilmesine bağlı aşı benceri acı hissedilmesini engellemez.

Çocuklar sünnet sonrası rahatlıkla yürüyerek gidebilecekleri için özel bir kıyafete ihtiyaç yoktur. Yine de sünnete gelirken rahat  kıyafetlerin yedekte bulundurulmasını öneririm. Bazı çocuklar ön korumalı sünnet külotlarından fayda görse de plastik klips yönteminde buna pek gerek olmamakta, pipi bölgesi köpük bardakla korunabilmektedir.